Altılı masa Millet İttifakı’na dönüştü lakin kimin aday olacağı hala bilinmiyor. Bütün partiler 13 Şubat’ta Saadet Partisi’nin mesken sahipliği yapacağı toplantıya hazırlık yapıyor. Bu süreçte Cumhuriyet gazetesinde dikkat alımlı bir başyazı yayınlandı.
İşte o yazı:
Türkiye’nin en esaslı gazetesi Cumhuriyet, ülkenin geleceğini ilgilendiren konularda ihtarlar yapmayı, tarihi bir sorumluluk olarak kabul eder.
Bu niçinle 3 Şubat’ta “6’lı masa dağılamaz, bu seçim kesinlikle kazanılmalı” başlıklı bir başyazı kaleme alındı. Yazıda başkanlara davet yapılarak “Bugün Türkiye’nin dayandığı Cumhuriyet ideolojisi tehlikededir… 6’lı masa başkanları daha serin kanlı olmalı, hislerden uzaklaşmalıdırlar. Bilinmelidir ki AKP iktidarının en epey görmek istediği 6’lı masanın çekişme içine girmesi ve dağılmasıdır” denildi.
6’lı masanın tüm önderlerine yapılan bu davet, kimi basın yayın organlarında çarpıtılarak “Cumhuriyet gazetesi Meral Akşener’i gaye aldı” kelamlarıyla manşetlere taşındı, TV programlarında tartışıldı.
halbuki yazı tarihe geçmiştir. Ulusal çıkarları koruyan o yazıda hiç bir parti önderi amaç alınmamıştır.
Yazıda açıkça “Hangi siyasi parti başkanı olursa olsun, Cumhuriyet tarihinin en değerli seçimi öncesinde, masayı şahsi siyasi beklentileriyle dağıtma teşebbüsünde bulunan tarih karşısında sorumludur” denilmiştir.
Nitekim Sayın Akşener de 1 Şubat tarihinde Meclis’te yaptığı konuşmada “Ferasetle, feragatle, fedakârlıkla kurduğumuz bu kutlu çaba hiç bir kaprise, inada, şahsî hırsa, koltuk hesabına feda edilemez” demişti.
Başyazı Sayın Akşener’in yaptığı bu ihtarla örtüşmektedir.
yeniden ediyoruz: Masayı şu ya da bu niçinlerle dağıtan kim olursa olsun Türk siyasal tarihine yalnızca kendi çıkarlarını düşünen bir siyasetçi olarak geçecektir.
İşte o yazı:
Türkiye’nin en esaslı gazetesi Cumhuriyet, ülkenin geleceğini ilgilendiren konularda ihtarlar yapmayı, tarihi bir sorumluluk olarak kabul eder.
Bu niçinle 3 Şubat’ta “6’lı masa dağılamaz, bu seçim kesinlikle kazanılmalı” başlıklı bir başyazı kaleme alındı. Yazıda başkanlara davet yapılarak “Bugün Türkiye’nin dayandığı Cumhuriyet ideolojisi tehlikededir… 6’lı masa başkanları daha serin kanlı olmalı, hislerden uzaklaşmalıdırlar. Bilinmelidir ki AKP iktidarının en epey görmek istediği 6’lı masanın çekişme içine girmesi ve dağılmasıdır” denildi.
6’lı masanın tüm önderlerine yapılan bu davet, kimi basın yayın organlarında çarpıtılarak “Cumhuriyet gazetesi Meral Akşener’i gaye aldı” kelamlarıyla manşetlere taşındı, TV programlarında tartışıldı.
halbuki yazı tarihe geçmiştir. Ulusal çıkarları koruyan o yazıda hiç bir parti önderi amaç alınmamıştır.
Yazıda açıkça “Hangi siyasi parti başkanı olursa olsun, Cumhuriyet tarihinin en değerli seçimi öncesinde, masayı şahsi siyasi beklentileriyle dağıtma teşebbüsünde bulunan tarih karşısında sorumludur” denilmiştir.
Nitekim Sayın Akşener de 1 Şubat tarihinde Meclis’te yaptığı konuşmada “Ferasetle, feragatle, fedakârlıkla kurduğumuz bu kutlu çaba hiç bir kaprise, inada, şahsî hırsa, koltuk hesabına feda edilemez” demişti.
Başyazı Sayın Akşener’in yaptığı bu ihtarla örtüşmektedir.
yeniden ediyoruz: Masayı şu ya da bu niçinlerle dağıtan kim olursa olsun Türk siyasal tarihine yalnızca kendi çıkarlarını düşünen bir siyasetçi olarak geçecektir.