A
admin
Guest
Alman Der Spiegel dergisinin haberine göre İsveç, Rus doğal gazını Baltık Denizi’nden Avrupa’ya taşımak üzere döşenen Kuzey Akım 1 ve 2 boru çizgilerindeki sızıntıları Almanya ve Danimarka ile birlikte incelemeyi reddetti. Alman güvenlik kaynaklarına dayandırılan haberde, İsveç’in kendi yürüttüğü incelemenin sonuçlarını “üst kademe” güvenlik münasebetleriyle öbür ülkelerle paylaşmamaya karar verdiği açıklandı.
Alman kamu yayıncılık kuruluşu ARD, İsveç’in bu haline karşı Danimarka’nın da inceleme grubundan ayrılma sonucu aldığını kaydetti. Mevcut durumda her ülkenin kendi incelemesini yürüteceği, fakat Almanya’nın İsveçli yetkililerle işbirliği yapmayı umduğu açıklandı.
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Feaser, hususa illişkin Ekim ayı başında yaptığı açıklamada, “Avrupa Birliği (AB) hukuku uyarınca, üç ülkenin de araştırmacılarını göndereceği bir inceleme takımı kurmak istiyoruz” demişti.
Sekiz metrelik yarık
Diğer yandan Almanya’nın, boru çizgilerindeki sızıntının sabotaj olup olmadığını anlamak için yürüttüğü incelemeyi tamamladığı ve bulguların kıymetlendirilmesi etabına geçildiği bildirildi.
ARD’nin haberinde, Alman deniz kuvvetleri ve federal polisinin yürüttüğü incelemelerde su altı dronlarıyla zararın boyutunu gösteren fotoğraflar çekildiği, fotoğraflardan birinde 8 metrelik bir yarığın görüldüğü ve bu yarığın yalnızca patlayıcı kullanmasıyla oluşmuş olabileceği kararına varıldığı açıklandı.
Ne olmuştu?
26 Eylül’de Danimarka ve İsveçli yetkililer Rus doğal gazını Baltık Denizi’nden Avrupa’ya taşımak üzere döşenen Kuzey Akım 1 ve 2 boru sınırlarında üç yerde sızıntı tespit edildiğini açıklamıştı. Bundan birkaç gün daha sonra İsveç’in ekonomik bölgesinde yer alan bir noktada dördüncü sızıntının oluştuğu tespit edilmişti.
AB’den üst seviye temsilciler sızıntıların sabotaj kaynaklı olduğu tarafında kıymetli ipuçları olduğunu açıklamış, lakin sabotajın gerisinde kimin olduğunu söylem etmemişti. Rusya ise kendisine yönelik ima ve suçlamalara reaksiyon göstererek sınırlardaki hasarı “uluslararası terörizm” olarak nitelendirmiş ve durumdan ABD, Ukrayna ve Polonya’nın yarar sağladığını belirtmişti.
DW, rtrs / AI, BK
Alman kamu yayıncılık kuruluşu ARD, İsveç’in bu haline karşı Danimarka’nın da inceleme grubundan ayrılma sonucu aldığını kaydetti. Mevcut durumda her ülkenin kendi incelemesini yürüteceği, fakat Almanya’nın İsveçli yetkililerle işbirliği yapmayı umduğu açıklandı.
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Feaser, hususa illişkin Ekim ayı başında yaptığı açıklamada, “Avrupa Birliği (AB) hukuku uyarınca, üç ülkenin de araştırmacılarını göndereceği bir inceleme takımı kurmak istiyoruz” demişti.
Sekiz metrelik yarık
Diğer yandan Almanya’nın, boru çizgilerindeki sızıntının sabotaj olup olmadığını anlamak için yürüttüğü incelemeyi tamamladığı ve bulguların kıymetlendirilmesi etabına geçildiği bildirildi.
ARD’nin haberinde, Alman deniz kuvvetleri ve federal polisinin yürüttüğü incelemelerde su altı dronlarıyla zararın boyutunu gösteren fotoğraflar çekildiği, fotoğraflardan birinde 8 metrelik bir yarığın görüldüğü ve bu yarığın yalnızca patlayıcı kullanmasıyla oluşmuş olabileceği kararına varıldığı açıklandı.
Ne olmuştu?
26 Eylül’de Danimarka ve İsveçli yetkililer Rus doğal gazını Baltık Denizi’nden Avrupa’ya taşımak üzere döşenen Kuzey Akım 1 ve 2 boru sınırlarında üç yerde sızıntı tespit edildiğini açıklamıştı. Bundan birkaç gün daha sonra İsveç’in ekonomik bölgesinde yer alan bir noktada dördüncü sızıntının oluştuğu tespit edilmişti.
AB’den üst seviye temsilciler sızıntıların sabotaj kaynaklı olduğu tarafında kıymetli ipuçları olduğunu açıklamış, lakin sabotajın gerisinde kimin olduğunu söylem etmemişti. Rusya ise kendisine yönelik ima ve suçlamalara reaksiyon göstererek sınırlardaki hasarı “uluslararası terörizm” olarak nitelendirmiş ve durumdan ABD, Ukrayna ve Polonya’nın yarar sağladığını belirtmişti.
DW, rtrs / AI, BK