A
admin
Guest
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, 27 Mart 2018’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı küme toplantısındaki konuşmasında “Man adası” tezleriyle ilgili kelamları niçiniyle Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanı’na yönelik ağır hakaretlerde bulunduğunu belirterek, 250 bin liralık manevi tazminat davası açmıştı.
Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, konuşmada yer alan sözlerin, kısmen siyasi tenkit hudutlarında kaldığını, kısmen tenkit sonlarını aştığı kararına vararak, davacının kişilik haklarına atak oluşturduğu nedeni öne sürülerek, Kılıçdaroğlu’nu 5 bin lira manevi tazminata hükmetti.
– İstinaf manevi tazminatı az buldu
Taraf vekillerinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine ise bölge adliye mahkemesi, birinci derece mahkemesi sonucunı kaldırdı, hükmedilen ölçünün az olduğuna, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a 15 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verdi.
İstinaf sonucunın da temyiz edilmesi üzerine belge Yargıtay 4. Hukuk Dairesine geldi.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesinin sonucunı onadı.
Dairenin oy oldukçaluğuyla aldığı sonucun öne sürülen sebebinde, kanıyı açıklama ve yayma özgürlüğünün demokrasinin işleyişi için hayati değerde olduğu lakin başta siyasi bireyler olmak üzere, en geniş biçimde dahi söz özgürlüğünün, şahısların prestijine ziyan verecek boyuta ulaşmaması gerektiğine işaret edildi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun küme toplantısındaki kelamlarına yer verilen münasebette, konuşmada, “yoğun bir halde söz özgürlüğünü aşan sözlerin kullanıldığı” tespiti yapıldı.
Tabir özgürlüğünün sınırsız olmadığı ve söz özgürlüğünü kullanırken ödev ve sorumluluklara itina gösterilmesi gerektiği vurgulanan münasebette, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafınca MASAK raporuna dayanılarak varılan takipsizlik sonucuna mevzu olan dokümanın “olgu” olarak kabul edilemeyeceği, başka araştırmalar ve MASAK raporuna nazaran, evrakın davacı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgisinin bulunmadığının anlaşıldığı vurgulandı.
Bu tespitler karşısında, CHP Genel Liderinin, müracaata husus iki başka konuşmasında da politik sorunlara değindiği, konuşma çerçevesi baskın bir biçimde politik alanda kalmış ise de kimi kelamlarının siyasi bir tenkit olmaktan hayli şahsi taarruz içerdiği belirtilen münasebette, bu niçinlerle yöntem ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar verildiği kaydedildi.
– “Kılıçdaroğlu’nun ödeyeceği fiyat 195 bin oldu”
Yargıtayın onama sonucunın akabinde Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, toplumsal medya hesabından Kılıçdaroğlu’nun 35 bin lira tazminat ödemeye mahkum edildiğini açıklamıştı. Aydın, paylaşımında, “bu biçimdece, ortasında Man Adası’nın da olduğu konuşmaları niçiniyle tazminata mahkum olduğu belge beş, ödeyeceği meblağ 195 bin oldu.” sözlerine yer verdi.
Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, konuşmada yer alan sözlerin, kısmen siyasi tenkit hudutlarında kaldığını, kısmen tenkit sonlarını aştığı kararına vararak, davacının kişilik haklarına atak oluşturduğu nedeni öne sürülerek, Kılıçdaroğlu’nu 5 bin lira manevi tazminata hükmetti.
– İstinaf manevi tazminatı az buldu
Taraf vekillerinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine ise bölge adliye mahkemesi, birinci derece mahkemesi sonucunı kaldırdı, hükmedilen ölçünün az olduğuna, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a 15 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verdi.
İstinaf sonucunın da temyiz edilmesi üzerine belge Yargıtay 4. Hukuk Dairesine geldi.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesinin sonucunı onadı.
Dairenin oy oldukçaluğuyla aldığı sonucun öne sürülen sebebinde, kanıyı açıklama ve yayma özgürlüğünün demokrasinin işleyişi için hayati değerde olduğu lakin başta siyasi bireyler olmak üzere, en geniş biçimde dahi söz özgürlüğünün, şahısların prestijine ziyan verecek boyuta ulaşmaması gerektiğine işaret edildi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun küme toplantısındaki kelamlarına yer verilen münasebette, konuşmada, “yoğun bir halde söz özgürlüğünü aşan sözlerin kullanıldığı” tespiti yapıldı.
Tabir özgürlüğünün sınırsız olmadığı ve söz özgürlüğünü kullanırken ödev ve sorumluluklara itina gösterilmesi gerektiği vurgulanan münasebette, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafınca MASAK raporuna dayanılarak varılan takipsizlik sonucuna mevzu olan dokümanın “olgu” olarak kabul edilemeyeceği, başka araştırmalar ve MASAK raporuna nazaran, evrakın davacı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgisinin bulunmadığının anlaşıldığı vurgulandı.
Bu tespitler karşısında, CHP Genel Liderinin, müracaata husus iki başka konuşmasında da politik sorunlara değindiği, konuşma çerçevesi baskın bir biçimde politik alanda kalmış ise de kimi kelamlarının siyasi bir tenkit olmaktan hayli şahsi taarruz içerdiği belirtilen münasebette, bu niçinlerle yöntem ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar verildiği kaydedildi.
– “Kılıçdaroğlu’nun ödeyeceği fiyat 195 bin oldu”
Yargıtayın onama sonucunın akabinde Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, toplumsal medya hesabından Kılıçdaroğlu’nun 35 bin lira tazminat ödemeye mahkum edildiğini açıklamıştı. Aydın, paylaşımında, “bu biçimdece, ortasında Man Adası’nın da olduğu konuşmaları niçiniyle tazminata mahkum olduğu belge beş, ödeyeceği meblağ 195 bin oldu.” sözlerine yer verdi.