A
admin
Guest
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, eski eşi Ayşe Tuba Arslan’ı satırla öldüren Yalçın Özalpay’a verilen ağırlaştırılmış müebbet mahpusun istinaf tarafınca “haksız tahrik” indirimi uygulanarak 24 yıla düşürülmesi sonucunı bozdu.
Daire, lokal mahkemece ağırlaştırılmış müebbet mahpusa mahkum edilen fakat ondan sonrasında cezasında Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince “haksız tahrik” indirimi yapılan sanık Özalpay hakkındaki davaya ait temyiz incelemesini tamamladı.
Maktul ile sanığın şiddetli geçimsizlik niçiniyle başka yaşamaya başladıkları anlatılan kararda, ondan sonrasında boşanma davasının açıldığı ve tarafların boşanmasına karar verildiği açıklandı.
Gerek boşanma davasından evvel gerekse daha sonra sanık Özalpay’ın, Arslan’a yönelik tehditlerde bulunduğu, Arslan’ın mevzuyla ilgili şikayetlerde bulunduğu aktarılan kararda, olay günü sanığın satırla maktulü kovaladığı, yakalamasının akabinde da gerçekleştirdiği aksiyon niçiniyle Arslan’ın ömrünü kaybettiği bildirildi.
Sanığın mahkemede, maktulün kendisine karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği tarafında savunma yaptığı anımsatılan kararda, bu hususun dikkate alınarak “haksız tahrik” indirimi uygulanamayacağı söz edildi. Kelam konusu tezin lakin taraflar içindeki boşanma davasının konusu olabileceğine işaret edilen kararda, boşanma sonucunın katileşmesinden daha sonra “sadakat yükümlülüğü”nün ihlal edildiği savının “haksız tahrik” olarak değerlendirilemeyeceği kaydedildi.
Kararda, şunlara yer verildi:
“Sanık ve maktul içinde 18 Eylül 2018 tarihinde boşanma davasının açıldığı, boşanma sonucunın 10 Eylül 2019 tarihinde mutlaklaştığı, sanığın nitelikli taammüden öldürme cürmünü 11 Ekim 2019 tarihinde yani boşanma sonucunın katileşmesinden bir ay daha sonra işlediği, boşanma sonucu katılaştıktan daha sonra, önceye dayalı sadakat yükümlülüğünün ihlal edilmesine ait tezlerin haksız tahrik olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeksizin, sanık hakkında TCK’nin 29. hususu uyarınca uygulama yapılarak eksik ceza tayini bozmayı gerektirmiştir.”
Daire, bir daha yargılama yapılmak üzere bozma sonucunın ilgili mahkemelere gönderilmesini kararlaştırdı.
– Davanın geçmişi
Ayşe Tuba Arslan, boşandıktan yaklaşık bir ay daha sonra 11 Ekim 2019’da Eskişehir’de eski eşi tarafınca satırla öldürülmüş, katil zanlısı Özalpay yargılandığı Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesince 3 Temmuz 2020’de “nitelikli taammüden öldürme” cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpusa çarptırılmıştı.
Bu sonucun istinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi ise 2021’de sanık hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 29’uncu hususunda belirtilen “haksız tahrik” indirimini uygulamış, cezayı 24 yıla düşürmüştü.
Daire, lokal mahkemece ağırlaştırılmış müebbet mahpusa mahkum edilen fakat ondan sonrasında cezasında Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince “haksız tahrik” indirimi yapılan sanık Özalpay hakkındaki davaya ait temyiz incelemesini tamamladı.
Maktul ile sanığın şiddetli geçimsizlik niçiniyle başka yaşamaya başladıkları anlatılan kararda, ondan sonrasında boşanma davasının açıldığı ve tarafların boşanmasına karar verildiği açıklandı.
Gerek boşanma davasından evvel gerekse daha sonra sanık Özalpay’ın, Arslan’a yönelik tehditlerde bulunduğu, Arslan’ın mevzuyla ilgili şikayetlerde bulunduğu aktarılan kararda, olay günü sanığın satırla maktulü kovaladığı, yakalamasının akabinde da gerçekleştirdiği aksiyon niçiniyle Arslan’ın ömrünü kaybettiği bildirildi.
Sanığın mahkemede, maktulün kendisine karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği tarafında savunma yaptığı anımsatılan kararda, bu hususun dikkate alınarak “haksız tahrik” indirimi uygulanamayacağı söz edildi. Kelam konusu tezin lakin taraflar içindeki boşanma davasının konusu olabileceğine işaret edilen kararda, boşanma sonucunın katileşmesinden daha sonra “sadakat yükümlülüğü”nün ihlal edildiği savının “haksız tahrik” olarak değerlendirilemeyeceği kaydedildi.
Kararda, şunlara yer verildi:
“Sanık ve maktul içinde 18 Eylül 2018 tarihinde boşanma davasının açıldığı, boşanma sonucunın 10 Eylül 2019 tarihinde mutlaklaştığı, sanığın nitelikli taammüden öldürme cürmünü 11 Ekim 2019 tarihinde yani boşanma sonucunın katileşmesinden bir ay daha sonra işlediği, boşanma sonucu katılaştıktan daha sonra, önceye dayalı sadakat yükümlülüğünün ihlal edilmesine ait tezlerin haksız tahrik olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeksizin, sanık hakkında TCK’nin 29. hususu uyarınca uygulama yapılarak eksik ceza tayini bozmayı gerektirmiştir.”
Daire, bir daha yargılama yapılmak üzere bozma sonucunın ilgili mahkemelere gönderilmesini kararlaştırdı.
– Davanın geçmişi
Ayşe Tuba Arslan, boşandıktan yaklaşık bir ay daha sonra 11 Ekim 2019’da Eskişehir’de eski eşi tarafınca satırla öldürülmüş, katil zanlısı Özalpay yargılandığı Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesince 3 Temmuz 2020’de “nitelikli taammüden öldürme” cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpusa çarptırılmıştı.
Bu sonucun istinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi ise 2021’de sanık hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 29’uncu hususunda belirtilen “haksız tahrik” indirimini uygulamış, cezayı 24 yıla düşürmüştü.