DeSouza
New member
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Zelzele Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof.Dr.Haluk Özener, Ekinözü merkezli 7.5 büyüklüğündeki sarsıntının akabinde yaptığı açıklamada, “İkinci zelzele birebir fay zonunda fakat farklı bir segmentte meydana geldi. İkinci zelzele için birinci sarsıntının artçısı yahut devamı demek gerçek olmaz. Kelam konusu büyük sarsıntıların Marmara Denizi’ndeki fayları tetiklemesi üzere bir durum kelam konusu olamaz. Başka sistem ve fay segmentleri olduğu bilinmeli. Bölgede artçılar devam edeceğinden vatandaşlarımızın dikkatli olması gerekir” dedi.
‘24 yıldır birebir manzara’
Milliyet’in sorularını yanıtlayan İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Cenk Yaltırak ise yıkıcı zelzelenin Doğu Anadolu fay çizgisinin Ölüdeniz fayının ucundaki kesişim noktasında gerçekleştiğini belirterek, “Yıkıcı sarsıntı, Karasu grabenin kuzeyinde ve grabenin doğu yakasında Meyyit Deniz Fay Zonu’nun kuzey ucunda sol yanal karakterli bir sarsıntı olarak gerçekleşti. Kırılan sınır, Kahramanmaraş ve Gaziantep merkezlerine yaklaşık 40 km uzakta” diye konuştu. Prof. Dr. Yaltırak, şu saptamaları lisana getirdi: “Deprem olmadan önlem alacak bilgiyi üretenleri teşvik etmeli, onların kelamlarını dikkate almalıyız. Gaziantep ve Kahramanmaraş’ı da etkileyecek fay çizgilerini varlığı biliniyordu lakin çok canımızı yitirdikten daha sonra ne değeri var ki! Ülkemizdeki fay çizgilerinin yinelama dönemi, gerilim birikimi ne kadar biliniyor? Kırılan fayların üzerinde ne kadar çalışıldı? Yüzlerce uzmanın üzerinde araştırmalar yapması gereken, yüksek teknoloji ile bilimsel bilgilerin ortaya çıkartılması gerekirken, maalesef 24 yıldır daima tıpkı manzarları görüyoruz. Felaket olduktan daha sonra konuşuyoruz. Ülke olarak 1999’dan bugüne kadar ne yaptık? Yıkıcı sarsıntının artçıları devam edecektir. Bu büyüklükteki sarsıntı Marmara Denizi’nde olsaydı, daha ağır bir tablo ve manzaralara şahit olacaktık. 7.7 ve 7.5 büyüklüğündeki sarsıntıların Marmara Denizi’ndeki fayları tetiklemesi kelam konusu değil.”
‘Marmara’yı etkilemez’
Deprem uzmanı Dr. Ramazan Demirtaş, Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların Marmara fayını etkilemeyeceğini vurgulayarak şunları kaydetti: “İki büyük sarsıntının de Marmara Denizi’ndeki fayları tetiklemesinin kelam konusu değil. Her iki yıkıcı zelzele de Ölüdeniz Fayı’nın kuzeydeki son noktası dediğimiz yerde oldu.3 ay evvel bölgeye dikkat çekmiştim.”
‘900 yıldır sessiz olan fay kırıldı’
Prof. Dr. Mustafa Erdik (Deprem Uzmanı): “Kırılan fayın 900 yıldır sessiz olduğunu biliyoruz. Kuzey Anadolu Fay çizgisi üzerinde olan bir bölgede sarsıntı meydana geldi. Bölgedeki son büyük zelzele 900 yıl öncesinde yaşanmış. Maalesef 17 Ağustos 1999’dan daha sonraki en büyük ve yıkıcı sarsıntısı yaşadık. Ekinözü merkezli 7.5 büyüklüğündeki sarsıntı artçı değil, münferit bir sarsıntı. Yırtılmamış, diğer bir fay yahut birinci fayı kesen bir hatta kırılma yaşandı. İkinci büyük kırılmanın olması fazlaca beklediğimiz bir durum değil. Ancak her iki sarsıntının da artçıları olacaktır. Tıpkı fayın ikinci sefer kırılması değil fakat kesişen bir fayın tetiklenmesi kelam konusu. Artçı şoklar güneye hakikat oluşacaktır. Fakat tıpkı çizgi üzerinde üçüncü büyük zelzele mümkün görünmüyor.”
‘130 atom bombası gibi’
Prof.Dr.Okan Tüysüz (Deprem Uzmanı): “Bu bölgede zelzele olacağını esasen yıllardır söylemiş olduğimiz, araştırmaların yayınlandığı bir bölge. Antakya Havalimanı’nda lapa dediğimiz yer kırılması niçiniyle yer büyütmesi kaynaklı hasar oluştu. Pistte oluşan hasarlar taban tesiri. 7.7 büyüklüğündeki zelzele 130 atom bombası büyüklüğünde. Sarsıntının ortaya çıkardığı güç 2 milyon tonluk dinamit patlamasına muadil.”
‘İlk zelzele ikinciyi tetikledi’
Prof. Dr. Şerif Barış (Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi): “Yıkıma niye olan sarsıntının olduğu segment 800, 900 yıldır sarsıntı üretmemiş. Peş peşe iki büyük sarsıntının olması büyük bir sürpriz. Kimse 7.7’den daha sonra 7.5 büyüklüğünde ikinci bir sarsıntı beklemiyordu. Aynı anda, iki farklı birbirine paralel yahut devamı yarar tansiyon ve gerilim boşladı. Birinci sarsıntı ikinci büyük zelzelesi tetikledi.”
‘24 yıldır birebir manzara’
Milliyet’in sorularını yanıtlayan İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Cenk Yaltırak ise yıkıcı zelzelenin Doğu Anadolu fay çizgisinin Ölüdeniz fayının ucundaki kesişim noktasında gerçekleştiğini belirterek, “Yıkıcı sarsıntı, Karasu grabenin kuzeyinde ve grabenin doğu yakasında Meyyit Deniz Fay Zonu’nun kuzey ucunda sol yanal karakterli bir sarsıntı olarak gerçekleşti. Kırılan sınır, Kahramanmaraş ve Gaziantep merkezlerine yaklaşık 40 km uzakta” diye konuştu. Prof. Dr. Yaltırak, şu saptamaları lisana getirdi: “Deprem olmadan önlem alacak bilgiyi üretenleri teşvik etmeli, onların kelamlarını dikkate almalıyız. Gaziantep ve Kahramanmaraş’ı da etkileyecek fay çizgilerini varlığı biliniyordu lakin çok canımızı yitirdikten daha sonra ne değeri var ki! Ülkemizdeki fay çizgilerinin yinelama dönemi, gerilim birikimi ne kadar biliniyor? Kırılan fayların üzerinde ne kadar çalışıldı? Yüzlerce uzmanın üzerinde araştırmalar yapması gereken, yüksek teknoloji ile bilimsel bilgilerin ortaya çıkartılması gerekirken, maalesef 24 yıldır daima tıpkı manzarları görüyoruz. Felaket olduktan daha sonra konuşuyoruz. Ülke olarak 1999’dan bugüne kadar ne yaptık? Yıkıcı sarsıntının artçıları devam edecektir. Bu büyüklükteki sarsıntı Marmara Denizi’nde olsaydı, daha ağır bir tablo ve manzaralara şahit olacaktık. 7.7 ve 7.5 büyüklüğündeki sarsıntıların Marmara Denizi’ndeki fayları tetiklemesi kelam konusu değil.”
‘Marmara’yı etkilemez’
Deprem uzmanı Dr. Ramazan Demirtaş, Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların Marmara fayını etkilemeyeceğini vurgulayarak şunları kaydetti: “İki büyük sarsıntının de Marmara Denizi’ndeki fayları tetiklemesinin kelam konusu değil. Her iki yıkıcı zelzele de Ölüdeniz Fayı’nın kuzeydeki son noktası dediğimiz yerde oldu.3 ay evvel bölgeye dikkat çekmiştim.”
‘900 yıldır sessiz olan fay kırıldı’
Prof. Dr. Mustafa Erdik (Deprem Uzmanı): “Kırılan fayın 900 yıldır sessiz olduğunu biliyoruz. Kuzey Anadolu Fay çizgisi üzerinde olan bir bölgede sarsıntı meydana geldi. Bölgedeki son büyük zelzele 900 yıl öncesinde yaşanmış. Maalesef 17 Ağustos 1999’dan daha sonraki en büyük ve yıkıcı sarsıntısı yaşadık. Ekinözü merkezli 7.5 büyüklüğündeki sarsıntı artçı değil, münferit bir sarsıntı. Yırtılmamış, diğer bir fay yahut birinci fayı kesen bir hatta kırılma yaşandı. İkinci büyük kırılmanın olması fazlaca beklediğimiz bir durum değil. Ancak her iki sarsıntının da artçıları olacaktır. Tıpkı fayın ikinci sefer kırılması değil fakat kesişen bir fayın tetiklenmesi kelam konusu. Artçı şoklar güneye hakikat oluşacaktır. Fakat tıpkı çizgi üzerinde üçüncü büyük zelzele mümkün görünmüyor.”
‘130 atom bombası gibi’
Prof.Dr.Okan Tüysüz (Deprem Uzmanı): “Bu bölgede zelzele olacağını esasen yıllardır söylemiş olduğimiz, araştırmaların yayınlandığı bir bölge. Antakya Havalimanı’nda lapa dediğimiz yer kırılması niçiniyle yer büyütmesi kaynaklı hasar oluştu. Pistte oluşan hasarlar taban tesiri. 7.7 büyüklüğündeki zelzele 130 atom bombası büyüklüğünde. Sarsıntının ortaya çıkardığı güç 2 milyon tonluk dinamit patlamasına muadil.”
‘İlk zelzele ikinciyi tetikledi’
Prof. Dr. Şerif Barış (Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi): “Yıkıma niye olan sarsıntının olduğu segment 800, 900 yıldır sarsıntı üretmemiş. Peş peşe iki büyük sarsıntının olması büyük bir sürpriz. Kimse 7.7’den daha sonra 7.5 büyüklüğünde ikinci bir sarsıntı beklemiyordu. Aynı anda, iki farklı birbirine paralel yahut devamı yarar tansiyon ve gerilim boşladı. Birinci sarsıntı ikinci büyük zelzelesi tetikledi.”