A
admin
Guest
Almanya’da darbe yoluyla iktidarı devirmeyi planlayan bir kümeye karşı Çarşamba günü düzenlenen operasyonun yankıları devam ediyor. Almanya’nın iç istihbarat örgütü olan Anayasayı Muhafaza Teşkilatı’nın lideri Thomas biçimdenwang, Almanya’da ordunun ve güvenlik ünitelerinin radikalleşmeyle uğraş kapsamında güzelleştirmeye muhtaçlığı olduğunu belirtti.
ARD televizyonuna yaptığı açıklamada, Alman ordusu ve güvenlik ünitelerinde bakılırsav yapan birtakım şahısların, kendilerini “Reichsbürger” (İmparatorluk Vatandaşları) olarak tanımlayan çok sağcı hareket etrafında radikalleşmesinin “münferit” olarak değerlendirilemeyeceğini belirten biçimdenwang, öteki yandan güvenlik ünitelerinde çalışanların epey büyük bir kısmının anayasaya bağlı olduğunu vurguladı. biçimdenwang, devletin güvenlik takımlarına işçi alınırken uygulanan güvenlik denetimlerinin daha uygun yapılması ve mecburî hale getirilmesi gerektiğini belirterek, çok sağ ile çaba kapsamında verilen eğitimlerin ağırlaştırılması ve rapor verme zorunluluğunun da iyileştirilmesinin kural olduğunu söz etti.
“Ulusal strateji planı oluşturulmalı”
Aşırı sağ konusunda Almanya’nın kıymetli uzmanlarından olan Prof. Dr. Andreas Zick, Almanya’da radikalleşmenin önüne geçmek için önleyici programlarının hayata geçirilmesi gerektiğini söylemiş oldu. “İmparatorluk Vatandaşları’ ya da başka kümeler üzere komplo teorilerine yatkın hareketler için bir ulusal strateji planı oluşturulmalı” diyen Zick, sivil toplum kuruluşlarının güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, bu cins çok kümelerden ayrılmak isteyenler için de “özel çıkış programları” oluşturulmasının faydalı olacağını belirtti.
Prof. Dr. Andreas ZickFotoğraf: picture-alliance/dpa/Universität Bielefeld
Yeni radikal oluşumların ve ittifakların sistematik olarak tahlil edilmesi gerektiğini söyleyen Zick, “demokrasinin nerelerde istikrarlı ve kendini savunabilecek güce sahip olduğuna, nerede olmadığına bakmalıyız” sözlerini kullandı. Prof. Zick, “İmparatorluk Vatandaşları” hareketinin radikal ve ana kümeden ayrılmış küçük bir küme olduğunu fakat bu şekil küçük oluşumların da ağır ağır ve dolaylı olarak tesirli olabileceğini aktardı.
Terörizm araştırmacısı Peter R. Neumann da, Almanya Yazı İşleri Ağı’na (RND) yaptığı açıklamada, “İmparatorluk Vatandaşları”nın devlete karşı terör hücumları gerçekleştirmeye “yetkin ve arzulu” olduğunu vurguladı. Bu kümenin terör aksiyonları yapma kararlılığının, koronavirüs pandemisi devrinde öbür kümelere oranla daha fazla arttığını belirten Neumann, “direniş telaffuzlarını en açık biçimde lisana getirenler onlar ve devlete karşı silahlı direniş başlatma hakları ve meşruiyetleri olduğunu tez ediyorlar. Pek birçok da ne yazık ki silahlı ve bu mevzuda eğitimli” tabirlerini kullandı.
epd / AI, ET
ARD televizyonuna yaptığı açıklamada, Alman ordusu ve güvenlik ünitelerinde bakılırsav yapan birtakım şahısların, kendilerini “Reichsbürger” (İmparatorluk Vatandaşları) olarak tanımlayan çok sağcı hareket etrafında radikalleşmesinin “münferit” olarak değerlendirilemeyeceğini belirten biçimdenwang, öteki yandan güvenlik ünitelerinde çalışanların epey büyük bir kısmının anayasaya bağlı olduğunu vurguladı. biçimdenwang, devletin güvenlik takımlarına işçi alınırken uygulanan güvenlik denetimlerinin daha uygun yapılması ve mecburî hale getirilmesi gerektiğini belirterek, çok sağ ile çaba kapsamında verilen eğitimlerin ağırlaştırılması ve rapor verme zorunluluğunun da iyileştirilmesinin kural olduğunu söz etti.
“Ulusal strateji planı oluşturulmalı”
Aşırı sağ konusunda Almanya’nın kıymetli uzmanlarından olan Prof. Dr. Andreas Zick, Almanya’da radikalleşmenin önüne geçmek için önleyici programlarının hayata geçirilmesi gerektiğini söylemiş oldu. “İmparatorluk Vatandaşları’ ya da başka kümeler üzere komplo teorilerine yatkın hareketler için bir ulusal strateji planı oluşturulmalı” diyen Zick, sivil toplum kuruluşlarının güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, bu cins çok kümelerden ayrılmak isteyenler için de “özel çıkış programları” oluşturulmasının faydalı olacağını belirtti.
Prof. Dr. Andreas ZickFotoğraf: picture-alliance/dpa/Universität Bielefeld
Yeni radikal oluşumların ve ittifakların sistematik olarak tahlil edilmesi gerektiğini söyleyen Zick, “demokrasinin nerelerde istikrarlı ve kendini savunabilecek güce sahip olduğuna, nerede olmadığına bakmalıyız” sözlerini kullandı. Prof. Zick, “İmparatorluk Vatandaşları” hareketinin radikal ve ana kümeden ayrılmış küçük bir küme olduğunu fakat bu şekil küçük oluşumların da ağır ağır ve dolaylı olarak tesirli olabileceğini aktardı.
Terörizm araştırmacısı Peter R. Neumann da, Almanya Yazı İşleri Ağı’na (RND) yaptığı açıklamada, “İmparatorluk Vatandaşları”nın devlete karşı terör hücumları gerçekleştirmeye “yetkin ve arzulu” olduğunu vurguladı. Bu kümenin terör aksiyonları yapma kararlılığının, koronavirüs pandemisi devrinde öbür kümelere oranla daha fazla arttığını belirten Neumann, “direniş telaffuzlarını en açık biçimde lisana getirenler onlar ve devlete karşı silahlı direniş başlatma hakları ve meşruiyetleri olduğunu tez ediyorlar. Pek birçok da ne yazık ki silahlı ve bu mevzuda eğitimli” tabirlerini kullandı.
epd / AI, ET