A
admin
Guest
İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, bir süre tutuklu kaldıktan daha sonra celse içinde tahliye edilen David Keynes katılmadı. Keynes’i avukatı Abdurrahman Bayramoğlu temsil etti.
Duruşmada, evvel şahit Mehmet Candan’a, Ses ve Manzara Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanıldı.
Sanığın eşcinsel olduğuna dair dedikodu çıktığını aktaran şahit Candan, bu dedikodular yüzünden örgütün sanığa Ankara’da kalacak yer vermediğini aktardı.
Candan, sanığın da bunun üzerine “Ben bu kadar hizmet ettim, bu kadar şey yaptım bana nasıl yer vermezler, İstanbul’a gidip bütün bildiklerimi anlatacağım” demesi üzerine FETÖ’nün Keynes’i ABD’ye gönderdiğini tabir ederek, “ByLock’la olan ilgisini ben de gazetelerde, medyada gördüm. Bylock’un kendi üretimi olduğunu düşünmüyorum, katiyetle kullanılmıştır.” dedi.
Keynes’in avukatı Bayramoğlu da şahit tabirine karşı yazılı beyanda bulunacaklarını söylemiş oldu.
Orta kararlarını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın yurt dışına çıkış yasağının devamına hükmetti.
Heyet, temel hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dava belgesinin cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
– İddianameden
ABD’den geldiği Türkiye’de 9 Haziran’da tutuklanan Keynes hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanığın yurt haricinde bulunduğu sırada, kendi isteğiyle Türkiye’ye gelmek ve aktif pişmanlık kararlarından yaralanmak için dilekçe sunduğu belirtiliyor.
ByLock programıyla ilgili beyanlarda bulunan sanığın bu programla ilgili kimi şahısları de teşhis ettiği anlatılan iddianamede, mailine Apple uygulama mağazasından gelen birtakım e-postaları kendi isteğiyle sunan Keynes’in, bu haliyle TCK’nin 221. hususu kapsamında faal pişmanlık kararlarından yararlanması konusunun mahkemece kıymetlendirilmesi gerektiği söz ediliyor.
İddianamede, Keynes’le ilgili “örgütün konutlarına gidip konakladığı, şakirtlik programına alınarak örgütün şakirdi haline geldiği, örgüt içerisinde bakılırsavler üstlendiği, kütüphane sorumlusu ve belletmen bakılırsavlerinde bulunduğu ve örgütün en kıymetli yapılanma alanı olan TSK mahrem yapılanmasında “öğretmen” (grup abisi) pozisyonuna kadar yükseldiği” anlatılıyor.
– Örgüt elebaşı Gülen’le şahsen görüştürüldü
Keynes’in yaşadığı aksiliklerden örgütü sorumlu tutması ve örgütle ilgili mahrem ayrıntıları köşe müellifine vermesi üzerine şahsen örgüt elebaşı Fetullah Gülen’le görüştürüldüğü anlatılan iddianamede, bu kişinin sahip olduğu mahrem bilgilerden dolayı uygun imkanlar sağlanarak Amerika’ya gönderildiği aktarılıyor.
David Keynes’in, örgüt elebaşının talimatıyla örgüt içi saklı yazışmalarda kullanılacak kriptolu yazışma programı ByLock alan isminin kiralanmasıyla ilgili, Google ve Apple marketlerine yüklenmesinde kimlik ve kredi kartı ayrıntılarını kullandırtarak yardımda bulunduğu kaydedilen iddianamede, sanığın FETÖ kapsamında “silahlı terör örgütü üyesi olmak” cürmünden 7,5 yıldan 15 yıla kadar mahpusla cezalandırılması isteniyor.
Duruşmada, evvel şahit Mehmet Candan’a, Ses ve Manzara Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanıldı.
Sanığın eşcinsel olduğuna dair dedikodu çıktığını aktaran şahit Candan, bu dedikodular yüzünden örgütün sanığa Ankara’da kalacak yer vermediğini aktardı.
Candan, sanığın da bunun üzerine “Ben bu kadar hizmet ettim, bu kadar şey yaptım bana nasıl yer vermezler, İstanbul’a gidip bütün bildiklerimi anlatacağım” demesi üzerine FETÖ’nün Keynes’i ABD’ye gönderdiğini tabir ederek, “ByLock’la olan ilgisini ben de gazetelerde, medyada gördüm. Bylock’un kendi üretimi olduğunu düşünmüyorum, katiyetle kullanılmıştır.” dedi.
Keynes’in avukatı Bayramoğlu da şahit tabirine karşı yazılı beyanda bulunacaklarını söylemiş oldu.
Orta kararlarını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın yurt dışına çıkış yasağının devamına hükmetti.
Heyet, temel hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dava belgesinin cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
– İddianameden
ABD’den geldiği Türkiye’de 9 Haziran’da tutuklanan Keynes hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanığın yurt haricinde bulunduğu sırada, kendi isteğiyle Türkiye’ye gelmek ve aktif pişmanlık kararlarından yaralanmak için dilekçe sunduğu belirtiliyor.
ByLock programıyla ilgili beyanlarda bulunan sanığın bu programla ilgili kimi şahısları de teşhis ettiği anlatılan iddianamede, mailine Apple uygulama mağazasından gelen birtakım e-postaları kendi isteğiyle sunan Keynes’in, bu haliyle TCK’nin 221. hususu kapsamında faal pişmanlık kararlarından yararlanması konusunun mahkemece kıymetlendirilmesi gerektiği söz ediliyor.
İddianamede, Keynes’le ilgili “örgütün konutlarına gidip konakladığı, şakirtlik programına alınarak örgütün şakirdi haline geldiği, örgüt içerisinde bakılırsavler üstlendiği, kütüphane sorumlusu ve belletmen bakılırsavlerinde bulunduğu ve örgütün en kıymetli yapılanma alanı olan TSK mahrem yapılanmasında “öğretmen” (grup abisi) pozisyonuna kadar yükseldiği” anlatılıyor.
– Örgüt elebaşı Gülen’le şahsen görüştürüldü
Keynes’in yaşadığı aksiliklerden örgütü sorumlu tutması ve örgütle ilgili mahrem ayrıntıları köşe müellifine vermesi üzerine şahsen örgüt elebaşı Fetullah Gülen’le görüştürüldüğü anlatılan iddianamede, bu kişinin sahip olduğu mahrem bilgilerden dolayı uygun imkanlar sağlanarak Amerika’ya gönderildiği aktarılıyor.
David Keynes’in, örgüt elebaşının talimatıyla örgüt içi saklı yazışmalarda kullanılacak kriptolu yazışma programı ByLock alan isminin kiralanmasıyla ilgili, Google ve Apple marketlerine yüklenmesinde kimlik ve kredi kartı ayrıntılarını kullandırtarak yardımda bulunduğu kaydedilen iddianamede, sanığın FETÖ kapsamında “silahlı terör örgütü üyesi olmak” cürmünden 7,5 yıldan 15 yıla kadar mahpusla cezalandırılması isteniyor.