A
admin
Guest
Alman meclisinde bugün hükümetin vatandaşlığa geçişin kolaylaştırılması ve ikili vatandaşlığın mümkün kılınması tarafındaki planları tartışıldı.
Muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin talebi ile meclis gündemine alınan vatandaşlık ıslahatının tartışıldığı oturumda, CDU/CSU planları sert bir biçimde eleştirirken, koalisyon partileri Toplumsal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’den (FDP) vekiller ıslahatı savundu.
Muhafazakâr çizgideki Hristiyan Toplumsal Birlik (CSU) partisinden milletvekili Andrea Lindholz, ikili vatandaşlık planlarının “toplumsal beraberliği güçlendirmek yerine zayıflatacağını” belirtti. İkili vatandaşlığa yalnızca istisnai durumlarda müsaade verilmesi gerektiğini belirten Lindholz, ikili vatandaşlığın “sadakat” sorunu yaratacağını savundu.
Andrea LindholzFotoğraf: Imago/Photothek/X. Heinl
“Sadakat” meselesine dikkat çekti
“Alman vatandaşlığı olan ikili vatandaşların diğer bir ülke için askerlik hizmeti” yapmasının bir sorun olacağına işaret eden Lindhoz, “otokratik bir biçimde yönetilen ülkelerin” vatandaşlarının Alman pasaportu almaları halinde geldikleri ülkenin vatandaşlığını vermeleri gerektiğini tabir etti.
Lindholz, vatandaşlığa geçiş için Almanya’da yaşama mühletinin sekizden beş yıla indirilmesi planlarını da eleştirerek, bu müddetin düşürülmesinin unsurlara ters olduğunu, vatandaşlığınuyum sürecinin sonunda elde edilmesi gereken bir hak olduğunu tabir etti.
Reem Alabali-RadovanFotoğraf: Malte Ossowski/Sven Simon/picture alliance
“Dünyanın en çağdaş vatandaşlık yasasını istiyoruz”
SPD’li Göç ve Ahenkten Sorumlu Devlet Bakanı Reem Alabali-Radovan ise Hristiyan Birlik partilerini toplumun birliği için tehlikeli olacak “masal ve mitleri yaymakla” suçladı. Almanya’nın vatandaşlığa geçen yabancılar niçiniyle de “kuvvetli bir ülke” olduğunun altını çizen Alabali-Radovan, CDU/CSU’ya “Saygısızlığı bırakın, hayatın gerçeklerine dönün” daveti yaptı.
Alabali-Radovan, ıslahat planlarını “Dünyanın en çağdaş vatandaşlık yasasını istiyoruz” kelamlarıyla savundu. Almanya’daki ahenk siyasetinde daima geç kalındığını belirten toplumsal demokrat siyasetçi, “Göç ülkemizi en çağdaş hale getiriyoruz” formunda konuştu. Göç ve Ahenkten Sorumlu Devlet Bakanı, vatandaşlığa geçiş için bir kampanya başlatacağını da kelamlarına ekledi.
Oturumda kelam alan Yeşiller Eş Lideri Omid Nouripour ise Hristiyan Birlik partilerini “dünyanın sonuymuş” üzere davranmakla ve “insanlarda güvensizlik yaratmaya” çalışmakla suçladı. Vatandaşlığa geçiş konusunda herkesi birlik olmaya çağıran Nouripour, “Daha fazla bölünmeyi önlemek için her şeyi yapalım. Bunun için elimizi uzatıyoruz” sözlerini kullandı.
FDP’li içişleri uzmanı Konstantin Kuhle ise partisinin vatandaşlık ile vasıflı eleman göçünü birlikte düzenleme teklifini yineladı. Her iki bahsin da ortak bir biçimde ele alınması gerektiğini söz eden Kuhle, toplumsal kabulün sağlanabilmesi için, vatandaşlık sıkıntısının kurallara dayalı olması gerektiğini söylemiş oldu.
Janine WisslerFotoğraf: Martin Schutt/dpa/picture alliance
Sol Parti’den takviye, AfD’den eleştiri
Muhalefetteki Sol Parti, koalisyon hükümetinin vatandaşlık ıslahatı planlarını destekliyor. Sol Parti Eş Lideri Janine Wissler, hükümetin planlarına takviye vererek, “Almanya bir göç ülkesi ve bu gerçeklik artık nihayet vatandaşlık maddesine da yansımalı” formunda konuştu. Wissler, bu ıslahatın epeyce geciktiğini de kelamlarına ekledi.
Sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) ise vatandaşlık ıslahatı planlarına karşı çıkıyor. AfD’li milletvekili Gottfried Curio, planlanan yeni düzenlemenin vatandaşlık için gereken şartları ortadan kaldırmayı amaçladığını savunarak, hükümetin “yeterince ahenk sağlamamış” yabancılara pasaport vermeyi hızlandıracağını öne sürdü. Curio, bunun “paralel toplum inşa etme programı” olacağını tez etti.
SPD’li İçişleri Bakanı Nancy Faeser’in üzerinde çalışmaları sürdürdüğü yeni vatandaşlık yasası, Almanya’da yaşayan yabancılara kaideleri sağladıkları takdirde, sekiz yerine beş yıl daha sonra vatandaşlık hakkı tanınmasını öngörüyor. Ayrıyeten, ikili vatandaşlığın da önünün açılması planlanıyor.
DW, AFP/JD, EC
Muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin talebi ile meclis gündemine alınan vatandaşlık ıslahatının tartışıldığı oturumda, CDU/CSU planları sert bir biçimde eleştirirken, koalisyon partileri Toplumsal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’den (FDP) vekiller ıslahatı savundu.
Muhafazakâr çizgideki Hristiyan Toplumsal Birlik (CSU) partisinden milletvekili Andrea Lindholz, ikili vatandaşlık planlarının “toplumsal beraberliği güçlendirmek yerine zayıflatacağını” belirtti. İkili vatandaşlığa yalnızca istisnai durumlarda müsaade verilmesi gerektiğini belirten Lindholz, ikili vatandaşlığın “sadakat” sorunu yaratacağını savundu.
Andrea LindholzFotoğraf: Imago/Photothek/X. Heinl
“Sadakat” meselesine dikkat çekti
“Alman vatandaşlığı olan ikili vatandaşların diğer bir ülke için askerlik hizmeti” yapmasının bir sorun olacağına işaret eden Lindhoz, “otokratik bir biçimde yönetilen ülkelerin” vatandaşlarının Alman pasaportu almaları halinde geldikleri ülkenin vatandaşlığını vermeleri gerektiğini tabir etti.
Lindholz, vatandaşlığa geçiş için Almanya’da yaşama mühletinin sekizden beş yıla indirilmesi planlarını da eleştirerek, bu müddetin düşürülmesinin unsurlara ters olduğunu, vatandaşlığınuyum sürecinin sonunda elde edilmesi gereken bir hak olduğunu tabir etti.
Reem Alabali-RadovanFotoğraf: Malte Ossowski/Sven Simon/picture alliance
“Dünyanın en çağdaş vatandaşlık yasasını istiyoruz”
SPD’li Göç ve Ahenkten Sorumlu Devlet Bakanı Reem Alabali-Radovan ise Hristiyan Birlik partilerini toplumun birliği için tehlikeli olacak “masal ve mitleri yaymakla” suçladı. Almanya’nın vatandaşlığa geçen yabancılar niçiniyle de “kuvvetli bir ülke” olduğunun altını çizen Alabali-Radovan, CDU/CSU’ya “Saygısızlığı bırakın, hayatın gerçeklerine dönün” daveti yaptı.
Alabali-Radovan, ıslahat planlarını “Dünyanın en çağdaş vatandaşlık yasasını istiyoruz” kelamlarıyla savundu. Almanya’daki ahenk siyasetinde daima geç kalındığını belirten toplumsal demokrat siyasetçi, “Göç ülkemizi en çağdaş hale getiriyoruz” formunda konuştu. Göç ve Ahenkten Sorumlu Devlet Bakanı, vatandaşlığa geçiş için bir kampanya başlatacağını da kelamlarına ekledi.
Oturumda kelam alan Yeşiller Eş Lideri Omid Nouripour ise Hristiyan Birlik partilerini “dünyanın sonuymuş” üzere davranmakla ve “insanlarda güvensizlik yaratmaya” çalışmakla suçladı. Vatandaşlığa geçiş konusunda herkesi birlik olmaya çağıran Nouripour, “Daha fazla bölünmeyi önlemek için her şeyi yapalım. Bunun için elimizi uzatıyoruz” sözlerini kullandı.
FDP’li içişleri uzmanı Konstantin Kuhle ise partisinin vatandaşlık ile vasıflı eleman göçünü birlikte düzenleme teklifini yineladı. Her iki bahsin da ortak bir biçimde ele alınması gerektiğini söz eden Kuhle, toplumsal kabulün sağlanabilmesi için, vatandaşlık sıkıntısının kurallara dayalı olması gerektiğini söylemiş oldu.
Janine WisslerFotoğraf: Martin Schutt/dpa/picture alliance
Sol Parti’den takviye, AfD’den eleştiri
Muhalefetteki Sol Parti, koalisyon hükümetinin vatandaşlık ıslahatı planlarını destekliyor. Sol Parti Eş Lideri Janine Wissler, hükümetin planlarına takviye vererek, “Almanya bir göç ülkesi ve bu gerçeklik artık nihayet vatandaşlık maddesine da yansımalı” formunda konuştu. Wissler, bu ıslahatın epeyce geciktiğini de kelamlarına ekledi.
Sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) ise vatandaşlık ıslahatı planlarına karşı çıkıyor. AfD’li milletvekili Gottfried Curio, planlanan yeni düzenlemenin vatandaşlık için gereken şartları ortadan kaldırmayı amaçladığını savunarak, hükümetin “yeterince ahenk sağlamamış” yabancılara pasaport vermeyi hızlandıracağını öne sürdü. Curio, bunun “paralel toplum inşa etme programı” olacağını tez etti.
SPD’li İçişleri Bakanı Nancy Faeser’in üzerinde çalışmaları sürdürdüğü yeni vatandaşlık yasası, Almanya’da yaşayan yabancılara kaideleri sağladıkları takdirde, sekiz yerine beş yıl daha sonra vatandaşlık hakkı tanınmasını öngörüyor. Ayrıyeten, ikili vatandaşlığın da önünün açılması planlanıyor.
DW, AFP/JD, EC