DeSouza
New member
Mesut Çakar (30) kendini bildi bileli gezmeyi, görmeyi ve yeni kültürler tanımayı seviyor. 5 yıl evvel birinci kere yurt dışına çıkma tecrübesi yaşayan Mesut, İran hududuna fazlaca yakın olan Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde futbol oynuyordu. 2 günlük müsaadesinde İran’ın Tebriz kentine gidip geldiği günden daha sonra hayatındaki her şey değişti. Kendi kendine bütün dünyayı görmek istediğini söyleyen Mesut, kısa müddetli olarak öbür ülkelere seyahatler yapıyor lakin bu seyahatler ona yetmiyordu.
‘TÜRKİYE’DE 3-4 AY ÇALIŞIP PARA BİRİKTİRİYORUM’
Daha fazla seyahat yapmak istiyordu lakin futbol da çocukluğundan beri tutkusu olan futbolu bırakamıyordu. Peş peşe sakatlıklar yaşamaya başlayan Mesut’un 2 yılı fizik tedavilerle geçti. Bu devri ruhsal olarak fazlaca yıprandığı ve fazlaca üzüldüğü bir periyot olarak tanımlayan Mesut Çakar, bu periyot içerisinde de dünyayı gezen insanların bunu nasıl yaptığını araştırmaya başladı. Uzun süren bir sakatlık dönemimin akabinde da sıkıntı gelmesine karşın futbolu bırakma sonucu aldı.
Önce otostopla Türkiye çeşidi yaptı. İzmir’den yola çıkıp Güneydoğu’ya kadar otostopla gidip geldi. Kendini denemek isteyen Mesut, yollarda bir daha hayat bulduğunu gördü ve o mühletten daha sonra yavaş yavaş öteki ülkelere geçmek için hazırlık yapmaya başladı. Türkiye’de 3-4 ay çalışarak para biriktiren ve gerisinde da yollara düşen Mesut, şu an 13’üncü ülkesi olan Laos’da bulunuyor.
‘YERİ GELDİ PAKLIK YAPTIM, YERİ GELDİ ODUN KESTİM’
‘Başına bir şey gelir’ korkusuyla ailesinin bu seyahatleri pek desteklemediğini lisana getiren Mesut Çakar, tehlikeli seyahatler yaptığını, otostopla seyahat ettiğini ve birtakım yerlerde çadırıyla konakladığını söylüyor. Hayalinin dünyayı gezip görmek olduğunun altını çizen Mesut, kendisini fazlaca destekleyen arkadaşlarının ve dostlarının olduğunu da ekledi.
Futbol oynarken hem de fotoğrafçılıkla da ilgilenen genç gezgin, bir arkadaşı yardımıyla bu hobisini turizm bölümünde iş olarak yapmaya başladı. 3-4 ay çalışıp para biriktirip yola çıkan Mesut, yılın 8-9 ayı yollarda geçirdi. daha sonra Türkiye’ye dönüp çalışarak para biriktirdikten daha sonra bir daha yollara düştü. Biriktirdiği paranın kâfi olmadığını lisana getiren Mesut Çakar, “Gittiğim yerlerde istekli işler yapmaya çalışıyorum. Yaptığım işler kaldığım yerlerin muhtaçlığına nazaran değişiyor. Yeri geldi paklık yaptım, yeri geldi odun kestim. kimi vakit de kaldığım yerlerin toplumsal medyaları için içerik ürettim. Bunun karşılığında kalacak yer ve fiyatsız yemek veriyorlar. Olağan bu her vakit, her yerde olmuyor” bilgisini paylaştı.
BENZİN KAÇAKÇISIYLA YOLDA KALDI
Gittiği ülkelerde hayli fazla enteresan olay yaşadığına değinen Mesut Çakar, “Biraz düşününce en ilginci İran-Pakistan hududunda yaşadığım olay bence” deyip ekledi:
“Otostopla tüm İran’ı dolaştığım bir periyottu. Pakistan hududundaki Beluçlar isimli bir milletin yaşadığı yeri ziyaret etmeye gidiyordum. O bölgede şimdi herkes akaryakıt kaçaklığı yapıyor. İran’dan ucuza akaryakıtı alıp Pakistan’a gdolayıp kaçak olarak satıyorlar. Otostop yapınca beni alan kişi de bu işi yapıyormuş. Yolda giderken bir anda otomobil yavaşlamaya başladı ve sağa çektik. Akaryakıtın bittiğini söylemiş oldu. Uzun mühlet İran’ı dolaşınca Farsça öğrenmiştim. Gülmeye başladım. ‘Benzin işi yapıyorsun ancak akaryakıtımız bitti nasıl olacak’ dedim, o da gülüyordu. Çöl üzere bir yerde bekledik. Arkadaşlarını aradı ve yardım istedi. Onlar geldikten daha sonra yola devam ettik. Bir başka farklı olay da sokakta çadır kurup yatmamdı. Tayland’ın kuzeyinden Laos’a hakikat günler süren kuvvetli bir otostop seyahati yapıp küçük bir kasabaya varmıştım ve kalacak yerim yoktu. Otostopla geldiğim şahsa, ‘Nereye çadır kurabilirim?’ diye sordum. Dükkanının önünü gösterdi. O gece sokakta çadır kurup uyudum. Sabah uyanıp yola devam ettim.”
‘TEK BAŞINA SEYAHATİN DEZAVANTAJI DA VAR’
Şimdilerde Güneydoğu Asya bölgesinde olan Mesut, burada nazaranbildiği kadar ülkeyi görmek istiyor ve muhakkak bir rotaya bağlı kalmadan seyahat ediyor. Genellikle en kolay girebileceği, vizesiz, ucuz ülkeleri seçiyor. Bu bölgede birinci vakit içinderda Tayland’a giden Mesut, oradan da Laosa geçti. Buradan da Kamboçya’ya geçmeyi planlıyor.
Tek başına seyahat etmekten keyif aldığını lisana getiren Mesut, “Uyumlu biri olsam da aslında güç bir insanımdır. Yol arkadaşlığı epey öbür bir olay ve güç. Tek başımayken istediğim yerde dinleniyorum, istediğim yerde devam ediyorum. Canım ne isterse onu yapabiliyorum. Tabii ki dezavantajları da var. Hastalandığımız, kendimizi makus hissettiğimiz vakit içinder oluyor. bu biçimde yanında birine muhtaçlık duyuyorsun lakin berbat durumu da bir daha kendi başına atlatmak zorundasın” tabirlerine yer verdi.
YOKSUL KÖYLERDEKİ ÇOCUKLARA OYUNCAK DAĞITIYOR
“Beni dünyayı gezmekten daha hayli memnun eden bir şey var ise o da dünyayı gezerken çocukları sevindirmek” diyen Mesut Çakar, “Çocukların yeri bende fazlaca farklı. Onları gülümsetince, keyifli edince ben de keyifli oluyorum. Kendimi bildim bileli çocukları keyifli etmeye çalıştım, onlara ufak tefek armağanlar aldım. Fakat Ümit Kavak’ın ‘Oyuncak Kardeşliği’ projesini görür görmez olaylar farklı boyuta geldi” diyerek oyuncak dağıtma öyküsünü şöyleki anlattı:
“Ümit ağabeyden aldığım ilhamla birinci oyuncak dağıtımını İzmir’de yaşanan büyük sarsıntıda evsiz kalan çocuklar için yaptım. Toplumsal medyadan yaptığım paylaşım daha sonrası arkadaşlarım da bana takviye olmak oldular. çabucak sonrasında diğer bir oyuncak dağıtımını bir daha arkadaşlarımın dayanağıyla Türkiye’de bir köyde yaptım. Dünyayı gezmeye başladıktan daha sonra ‘niçin dünyadaki çocukları sevindirmiyorum’ diye düşündüm ve gittiğim ülkelerde fakir köylerdeki çocuklara oyuncak götürmeye başladım. İran, Laos ve en son Kamboçya’da oyuncak dağıtımı yaptım. Çocukların verdiği reaksiyonlar, gülümsemeleri sarılmaları kıymet biçilemez. Tüm dünya çocukları için bu hoş olayı devam ettirmek istiyorum.”
‘HAYATIMIN EN HOŞ GÜNLERİNİ GEÇİRİYORUM’
Bu seyahatlerden hiç bir vakit pişmanlık duymadığının altını çizen genç gezgin, “yaşamımın en hoş vakit içinderını geçiriyorum. Bana, kişiliğime, karakterime inanılmaz şeyler katıyor. Yaşadığım, karşılaştığım olayları hiç kimse parayla satın alamaz. Yolda olduğum için her gün şükrediyorum. Güzel ki bu yola çıkmışım” dedi.
Otostop çekerken korktuğu vakit içinderın olduğuna değinen Mesut Çakar, bir insan kaçakçısına otostop çektiğini anlatarak, “Sıkıntılı yerlerde otomobile binmedilk evvel plakaların fotoğrafını çekip arkadaşlarıma yolluyorum. Bu aracın da plakasını arkadaşıma yollamıştım. Adam tehlikeli bir tipe benziyordu. Meğer insan kaçakçısıymış. ‘Dur’ dememe karşın inanılmaz süratli gidiyordu ve fazlaca korkmuştum. Lakin bana ziyan vermeden gideceğim yere götürdü. Yolda kahve de ısmarlamıştı. Bu vakte kadar yüzlerce kere otostop çekip yüzlerce insan tanıdım. Hep hoş hikâyelerim oldu. Beni otomobiline alan bir hayli kişi konutuna gdolayıp konuk etmiştir. Bu deneyimleri diğer hiç bir biçimde yaşayamazdım” şeklinde konuştu.
‘TÜRKİYE’DE 3-4 AY ÇALIŞIP PARA BİRİKTİRİYORUM’
Daha fazla seyahat yapmak istiyordu lakin futbol da çocukluğundan beri tutkusu olan futbolu bırakamıyordu. Peş peşe sakatlıklar yaşamaya başlayan Mesut’un 2 yılı fizik tedavilerle geçti. Bu devri ruhsal olarak fazlaca yıprandığı ve fazlaca üzüldüğü bir periyot olarak tanımlayan Mesut Çakar, bu periyot içerisinde de dünyayı gezen insanların bunu nasıl yaptığını araştırmaya başladı. Uzun süren bir sakatlık dönemimin akabinde da sıkıntı gelmesine karşın futbolu bırakma sonucu aldı.
Önce otostopla Türkiye çeşidi yaptı. İzmir’den yola çıkıp Güneydoğu’ya kadar otostopla gidip geldi. Kendini denemek isteyen Mesut, yollarda bir daha hayat bulduğunu gördü ve o mühletten daha sonra yavaş yavaş öteki ülkelere geçmek için hazırlık yapmaya başladı. Türkiye’de 3-4 ay çalışarak para biriktiren ve gerisinde da yollara düşen Mesut, şu an 13’üncü ülkesi olan Laos’da bulunuyor.
‘YERİ GELDİ PAKLIK YAPTIM, YERİ GELDİ ODUN KESTİM’
‘Başına bir şey gelir’ korkusuyla ailesinin bu seyahatleri pek desteklemediğini lisana getiren Mesut Çakar, tehlikeli seyahatler yaptığını, otostopla seyahat ettiğini ve birtakım yerlerde çadırıyla konakladığını söylüyor. Hayalinin dünyayı gezip görmek olduğunun altını çizen Mesut, kendisini fazlaca destekleyen arkadaşlarının ve dostlarının olduğunu da ekledi.
Futbol oynarken hem de fotoğrafçılıkla da ilgilenen genç gezgin, bir arkadaşı yardımıyla bu hobisini turizm bölümünde iş olarak yapmaya başladı. 3-4 ay çalışıp para biriktirip yola çıkan Mesut, yılın 8-9 ayı yollarda geçirdi. daha sonra Türkiye’ye dönüp çalışarak para biriktirdikten daha sonra bir daha yollara düştü. Biriktirdiği paranın kâfi olmadığını lisana getiren Mesut Çakar, “Gittiğim yerlerde istekli işler yapmaya çalışıyorum. Yaptığım işler kaldığım yerlerin muhtaçlığına nazaran değişiyor. Yeri geldi paklık yaptım, yeri geldi odun kestim. kimi vakit de kaldığım yerlerin toplumsal medyaları için içerik ürettim. Bunun karşılığında kalacak yer ve fiyatsız yemek veriyorlar. Olağan bu her vakit, her yerde olmuyor” bilgisini paylaştı.
BENZİN KAÇAKÇISIYLA YOLDA KALDI
Gittiği ülkelerde hayli fazla enteresan olay yaşadığına değinen Mesut Çakar, “Biraz düşününce en ilginci İran-Pakistan hududunda yaşadığım olay bence” deyip ekledi:
“Otostopla tüm İran’ı dolaştığım bir periyottu. Pakistan hududundaki Beluçlar isimli bir milletin yaşadığı yeri ziyaret etmeye gidiyordum. O bölgede şimdi herkes akaryakıt kaçaklığı yapıyor. İran’dan ucuza akaryakıtı alıp Pakistan’a gdolayıp kaçak olarak satıyorlar. Otostop yapınca beni alan kişi de bu işi yapıyormuş. Yolda giderken bir anda otomobil yavaşlamaya başladı ve sağa çektik. Akaryakıtın bittiğini söylemiş oldu. Uzun mühlet İran’ı dolaşınca Farsça öğrenmiştim. Gülmeye başladım. ‘Benzin işi yapıyorsun ancak akaryakıtımız bitti nasıl olacak’ dedim, o da gülüyordu. Çöl üzere bir yerde bekledik. Arkadaşlarını aradı ve yardım istedi. Onlar geldikten daha sonra yola devam ettik. Bir başka farklı olay da sokakta çadır kurup yatmamdı. Tayland’ın kuzeyinden Laos’a hakikat günler süren kuvvetli bir otostop seyahati yapıp küçük bir kasabaya varmıştım ve kalacak yerim yoktu. Otostopla geldiğim şahsa, ‘Nereye çadır kurabilirim?’ diye sordum. Dükkanının önünü gösterdi. O gece sokakta çadır kurup uyudum. Sabah uyanıp yola devam ettim.”
‘TEK BAŞINA SEYAHATİN DEZAVANTAJI DA VAR’
Şimdilerde Güneydoğu Asya bölgesinde olan Mesut, burada nazaranbildiği kadar ülkeyi görmek istiyor ve muhakkak bir rotaya bağlı kalmadan seyahat ediyor. Genellikle en kolay girebileceği, vizesiz, ucuz ülkeleri seçiyor. Bu bölgede birinci vakit içinderda Tayland’a giden Mesut, oradan da Laosa geçti. Buradan da Kamboçya’ya geçmeyi planlıyor.
Tek başına seyahat etmekten keyif aldığını lisana getiren Mesut, “Uyumlu biri olsam da aslında güç bir insanımdır. Yol arkadaşlığı epey öbür bir olay ve güç. Tek başımayken istediğim yerde dinleniyorum, istediğim yerde devam ediyorum. Canım ne isterse onu yapabiliyorum. Tabii ki dezavantajları da var. Hastalandığımız, kendimizi makus hissettiğimiz vakit içinder oluyor. bu biçimde yanında birine muhtaçlık duyuyorsun lakin berbat durumu da bir daha kendi başına atlatmak zorundasın” tabirlerine yer verdi.
YOKSUL KÖYLERDEKİ ÇOCUKLARA OYUNCAK DAĞITIYOR
“Beni dünyayı gezmekten daha hayli memnun eden bir şey var ise o da dünyayı gezerken çocukları sevindirmek” diyen Mesut Çakar, “Çocukların yeri bende fazlaca farklı. Onları gülümsetince, keyifli edince ben de keyifli oluyorum. Kendimi bildim bileli çocukları keyifli etmeye çalıştım, onlara ufak tefek armağanlar aldım. Fakat Ümit Kavak’ın ‘Oyuncak Kardeşliği’ projesini görür görmez olaylar farklı boyuta geldi” diyerek oyuncak dağıtma öyküsünü şöyleki anlattı:
“Ümit ağabeyden aldığım ilhamla birinci oyuncak dağıtımını İzmir’de yaşanan büyük sarsıntıda evsiz kalan çocuklar için yaptım. Toplumsal medyadan yaptığım paylaşım daha sonrası arkadaşlarım da bana takviye olmak oldular. çabucak sonrasında diğer bir oyuncak dağıtımını bir daha arkadaşlarımın dayanağıyla Türkiye’de bir köyde yaptım. Dünyayı gezmeye başladıktan daha sonra ‘niçin dünyadaki çocukları sevindirmiyorum’ diye düşündüm ve gittiğim ülkelerde fakir köylerdeki çocuklara oyuncak götürmeye başladım. İran, Laos ve en son Kamboçya’da oyuncak dağıtımı yaptım. Çocukların verdiği reaksiyonlar, gülümsemeleri sarılmaları kıymet biçilemez. Tüm dünya çocukları için bu hoş olayı devam ettirmek istiyorum.”
‘HAYATIMIN EN HOŞ GÜNLERİNİ GEÇİRİYORUM’
Bu seyahatlerden hiç bir vakit pişmanlık duymadığının altını çizen genç gezgin, “yaşamımın en hoş vakit içinderını geçiriyorum. Bana, kişiliğime, karakterime inanılmaz şeyler katıyor. Yaşadığım, karşılaştığım olayları hiç kimse parayla satın alamaz. Yolda olduğum için her gün şükrediyorum. Güzel ki bu yola çıkmışım” dedi.
Otostop çekerken korktuğu vakit içinderın olduğuna değinen Mesut Çakar, bir insan kaçakçısına otostop çektiğini anlatarak, “Sıkıntılı yerlerde otomobile binmedilk evvel plakaların fotoğrafını çekip arkadaşlarıma yolluyorum. Bu aracın da plakasını arkadaşıma yollamıştım. Adam tehlikeli bir tipe benziyordu. Meğer insan kaçakçısıymış. ‘Dur’ dememe karşın inanılmaz süratli gidiyordu ve fazlaca korkmuştum. Lakin bana ziyan vermeden gideceğim yere götürdü. Yolda kahve de ısmarlamıştı. Bu vakte kadar yüzlerce kere otostop çekip yüzlerce insan tanıdım. Hep hoş hikâyelerim oldu. Beni otomobiline alan bir hayli kişi konutuna gdolayıp konuk etmiştir. Bu deneyimleri diğer hiç bir biçimde yaşayamazdım” şeklinde konuştu.